İstanbul - Beylikdüzü 22.01.2025 16:39:58 22 Recep 1446
İkindi Asr-ı Sani: 16:40 00:00:02 Akşam: 18:18 01:38:02
  • Kıble Saati Vakti: 11:24
  • Harîta üzerinde bir şehir ile, Mekke şehri arasında çizilen doğruya (Kıble hattı) denir. Bu hat, kıble istikametini gösterir. Güneş bu hat üzerine gelince, (Kıble sâati vakti) olur. Kıble sâati vakti'nde Güneşe dönen, kıbleye dönmüş olur.

Kadere iman ne demektir?

İmanın altıncı şartı, kadere, hayır ve şerrin Allahü teâlâdan olduğuna imandır. Amentü’deki, (Ve bil kaderi hayrihi ve şerrihi minallahi teâlâ) ifadesi, kaderin, hayır ve şerlerin hepsinin Allahü teâlâdan olduğuna iman etmeyi bildirmektedir.

İnsanlara gelen hayır ve şer, fayda ve zarar, kazanç ve ziyanların hepsi, Allahü teâlânın takdir etmesi iledir. Kader, lügatte, bir çokluğu ölçmek, hüküm ve emir demektir. Çokluk ve büyüklük manasına da gelir. Allahü teâlânın, bir şeyin varlığını ezelde dilemesine kader denilmiştir. Kaderin, yani varlığı dilenilen şeyin var olmasına Kaza denir. Kaza ve kader kelimeleri, birbirinin yerine de kullanılır. Buna göre kaza demek, ezelden ebede kadar yaratılacak şeyleri, Allahü teâlânın ezelde dilemesidir. Bütün bu eşyanın, kazaya uygun olarak, daha az ve daha çok olmayarak yaratılmasına kader denir. Allahü teâlâ, olacak her şeyi ezelde, sonsuz öncelerde, biliyordu. İşte bu bilgisine kaza ve kader denir.

İkindi Asr-ı Sani: 16:40 00:00:02 Akşam: 18:18 01:38:02
    • İmsak
    • 06:32
    • Sabah
    • 06:49
    • Güneş
    • 08:17
    • Öğle
    • 13:28
    • İkindi
    • 16:00
    • Akşam
    • 18:18
    • Yatsı
    • 19:51
Hadis-i Şerif
kullancı adı

Namazda niyeti kalble mi yapmalı yoksa dille mi?

Namaza başlarken niyetin nasıl olması gerektiği hakkında kitaplardaki bilgiler kısaca şöyledir:
Niyetin yeri kalbdir. Dille de söylenmesi iyidir. Dille söylenmezse bir şey gerekmez. (El Kâfi, Fetava-i Hindiyye)

Peygamber efendimizin namaza başlarken dille niyet ettiği bildirilmemiştir. Sahabe ve Tabiin’den de böyle bir şey bildirilmemiştir. Hılye’de dört mezhep imamından da, dille niyet edilebilir diye bir şey bildirilmemiştir. Niyeti dille yapmanın bid’at olduğunu bildiren âlimler vardır. Fetih sahibi bunu nakletmiştir. Hılye’de de, (Belki en uygunu, kalbi toparlamak için dille söylemek bid’at-i hasene olur) demiştir. (Redd-ül-muhtar)

İkindi 16:00
İkindiye asr-ı evvel de denir. İki imâma (İmâm-ı Ebû Yûsüf ve İmâm-ı Muhammed’e) göre, ikindi vaktinin başlama zemânıdır. Diğer üç mezhebde de böyledir. Bir şeyin gölgesi, zevâl vaktindeki boyundan, bu şeyin boyu mikdârı uzayınca başlayan vakittir.
Asr-ı Sani 16:40
İmâm-ı a’zam’a göre, ikindi vaktinin başlama zemânı demektir. Bir şeyin gölgesi, zevâl vaktindeki boyundan, bu şeyin iki misli uzayınca başlayan vakittir.
İsfirar 17:33
Güneş batarken nemâz kılması tahrîmen mekrûh, ya'nî harâm olan zemândır. Güneş sarardıkdan sonra, ön (alt) kenârı zâhirî (görünen) ufuk hattına bir mızrak boyu kalınca, ya'nî merkezinin hakîkî ufukdan 5 derece yükseklikde olunca başlayan ve batıncaya kadar olan müddettir. Ya'nî, berrak bir havada, ışığın geldiği yerlerin veya kendisinin bakacak kadar sararmağa başladığı vakitden, batıncaya kadar olan zemân demekdir. Bu vakte (İsfirâr-ı şems) zemânı denir. İkindi nemâzını kılamayanlar, bu kerâhet vaktinde sadece farzını mutlaka kılmalı, nemâzı kazâya bırakmamalıdır.
    • İmsak
    • 06:32
    • Sabah
    • 06:49
    • Güneş
    • 08:17
    • Güneş - İşrak
    • 08:17 - 09:11
    • İşrak
    • 09:11
    • Dahve-i Kübra
    • 12:25
    • Kerahat
    • 13:05
    • Öğle
    • 13:28
    • İkindi
    • 16:00
    • Asr-ı Sani
    • 16:40
    • İsfirar
    • 17:33
    • Akşam
    • 18:18
    • İstibak
    • 19:12
    • Yatsı
    • 19:51
    • İsa-i Sani
    • 20:02
    • Gece Yarısı Vakti
    • 00:24
    • Teheccüd
    • 02:26
    • Seher
    • 04:28
    • İmsak
    • 06:31

Temkin Müddeti Nedir?

Güneşin merkezinin hakîkî ufukta olmasından sonra, arka (üst) kenârının temkin mikdârı kadar (irtifâ’ zâviyesi kadar) dahâ aşağıya, ya'nî şer’î ufka inerek, güneş ışığının en yüksek tepeden kaybolması için geçen zamâna Temkin Müddeti denir.

  • Hakîkî ufuk: Astronomik hesâblarda kullanılan, bulunulan mahallin şâkülüne (çekül doğrultusuna), dünyânın merkezinden dik olan düzlemdir.
  • Şer’î ufuk: Bir mahallin en yüksek yerinden görünen ufuktur. Bir şehrde bir aded şer’î ufuk vardır. Namaz vaktlerinin ta’yîninde hakîkî ufkun değil, şer’î ufuk hattının kullanılacağı (İmdâd) hâşiyesinde yazılıdır.
  • Hakîkî Vakt: Astronomik formüllerle, hakîkî ufka göre hesâblanan vaktdir.
  • Şer’î Vakt: Şer’î ufka göre alınan, şer’î irtifâ’lar (yükseklik açıları) kullanılarak hesâb edilip bulunan vaktlere denir.
  • İrtifâ’ zâviyesi: Temkin müddetinin 4 unsurunun, cebrik toplamının açı cinsinden netîcesidir.

Temkin Müddeti 4 Unsurdan Meydana Gelir:

  • - Güneşin görünen yarı çapı (Güneşin Nısf-kutr-ı zâhirîsi)
  • - Işığın kırılması (İnkisâr-ı şuâ)
  • - Ufkun alçalması (İnhitât-ı ufuk)
  • - Güneşin paralaksı (İhtilâf-ı manzar)